19 Aralık 2006

Canıma,Oğluma,Arda ya...

Canım oğlum,buraya senle ilgili bir şeyler yazıp yazmamak arasında çok geldim gittim ama yazmamanın seni yok saymak olduğuna karar verdiğim için zorda olsa yazacağım,yüreğim elverdiği kadar birşeyşer…

Hamile olduğumu öğrendiğim 15 Mart 2004 günü kan değerinin yüksek çıkmasıyla ikiz olma ihtimaliniz,kalp atışlarınızı duyduğum gün sevincimide katlayarak kesinleşmişti,hamile olduğunu öğrendiği anda dünyanın en mutlu insanları olan bizlerin sevinci ikiye katlanmıştı,hele 16.haftada doktorumuz Hakan Bey bir kız bir erkek haberini verdiğinde ne kadar şanslı olduğumu düşünmüş Allaha şükretmiştim.
Babanla isim ararken ilk senin ismini bulduk baktığımız listede hemen Arda yı işaretledik,anlamı çok güzeldi sonradan gelen değerli olan demekti hem Trakyalı olan yanımada hoşgelmişti ,paylaşmıştık ikiz olduğunuzu tüm sevdiklerimizle tüm dünya bilsin istiyorduk mutluluğumuzu…

Unutmuyorum gördüğüm rüyayı kötü haberi alacağımın bir gün öncesi Ayten teyzen gelmişti hani Ayşegül ve Oğulcan’ın annesi Ayşegül ablan kız ne tarafta yatıyor erkek ne tarafta diye saatlerce sorular sormuş ikinizise defalarca öpmüştü…
Rüyamda bebeklerden bir tanesinin gelişmediğini görüyorum,nasıl üzülüyorum,ağlıyorum ama hiç kötüye yormuyorum normaldir ya hamilelikte görülen bu rüyalar,babana anlatıyorum ilk başta olsaydı çok üzülmezdim ama bundan sonra kaldıramam böyle bir olayı diyor…
Hakan Bey dikkatle muayne ediyor ben defalarca sorular sorup her zaman ki gibi beynini ütülüyorum,gelişmeleri aynı bir sorun yok değil mi diye suratıma bakıyor bir şey demiyor ve karşısına alıyor ikimizide anlıyorum donuklaşan bakışlarından korkuyorum,bir tanesinde gelişme geriliği gözüküyor takip edeceğiz,aslında biliyor her şeyi ama bize söylemiyor,bunu duyupta rahat dururmu hiç anneciğin bir sürü doktora gidiyor hepsi farklı bir şey diyor,en sonunda bu konuda bir numara olan Prof.Atıl YÜKSEL den babanız zor zar randevu koparıyor,yol uzuyor bitmiyor ikimizde konuşmuyoruz,hala umut taşıyoruz konuşursak büyü bozulacak sanıyoruz,yolda tansiyonum yükseliyor fenalaşıyorum bir ara dönelimö diyor baban ama artık kaçmak istemiyorum,gidelim diyorum…

Atıl Bey uzun bir muayne sonucu değerleri yazdırıyor rakamlar banabirşey ifade etmiyor ve odasına alıyor bizi incitmeye korkuyor ama açık açık söylüyor sanki çok önceden bildiğim gerçeği bebeklerden biri erkek olanı gelişmiyor,kızınız çok sağlıklı Allahın izniyle kucağınıza alırsınız ama diğer bebeğin muhtemelen birkaç haftaya kalbi duracak....Orda,o anda kalıyor bir yarım ağlayamıyorum o kadar doluyor ki içim tek kelime çıkmıyor ağzımdan... kızınız çok sağlıklı insanlar kendileri bazı nedenlerden kalbini durdurma kararı veriyor ama rabbim size bırakmamış bu kararı çok gençsiniz diyor o halime bakıp açıklama yapmak zorunda hissediyor,eve dönüş yolunun yarısında ağlama başlıyorum babanla sarılıp ağlıyoruz çaresizlik yakıyor içimizi keşke elimde olsa bir şey de dünyaya gelebilsen diye düşünüyorum,hele içimde ki hareketlerini hissedip atan kalbini düşününce içim acıyor ne zaman duracağını düşünüp kendimi kahrediyorum çok zor günler yaşıyorum ondan sonra varlığınla ikiye katlanan mutluluğum yerini hüzne endişeye bırakıyor kardeşinide kaybetme korkusu yaşıyorum,baban o kadar içine atıyor ki her şeyi bir gece ansızın düşüp kalıyor,kalkamıyor nefes alamıyor o kadar korkuyorum ki kımıldayamıyorum bile taksinin geldiğini seni nasıl kaldırdıklarını dışardan izler gibi izliyorum, doktora götürüyor hemen annanen ve dayın psikolojik olduğunu öğrenince bu
tramvanın,biede panikatak eklenince peşine anlıyorum babana herşeyin dahada ağır geldiğini, kendime geliyorum daha güçlü duruyorum,yada öyle gözüküyorum…

05 Kasım da doğuma giderken o kadaer değişken ruh halleri yaşıyorum ki hem
mutlu hem yaralıyım sana aldığım her şeyi geri verirken içim acıdı ya saatlerce vermek istemedim,gene içim acıyor ama belli etmiyorum,doktora hiç sormadım ya o günden sonra kalbi durdumu diye cesaret edemedim ya sadece doğum öncesi bir tulum battaniye yeter hastane her şeyi karşılıyor dediğinde anladım çoktan kalbinin durduğunu hareketsiz kalmandanda anlamıştım ya soramadım işte sanki sessiz bir anlaşma imzalamış gibi devam ettik muaynelere…

Kardeşin Aslıyı kucağıma verdikleri gün tepkisiz kaldım ya şaşırdılar bana ağlayamadım çünkü gideceğini öğrendiğim günkü şey oturdu boğazıma boş kalan bir koluma bakıp,dünya tatlısı kardeşine bakıp,seni koklayamadım ya.

Babana sarıp sarmalayıp vermişler ya seni belki annesi görmek ister diye ama onlar hemen dağıtmışlar konuyu çıkmışlar dışarı,sorsalar ne derdim bilmiyorum ki bakabilirmiydim yüzüne yüzüne baktıktan sonra çıkarmıydın aklımdan demekki görmemem hayırlıymış Babanı düşünüyorum nasıl defnetti seni,nasıl dayandı yüreği ve evladını kaybeden birçok anneyi düşünüyorum daha koklamadan yüzünü görmeden bende bıraktığın acıyı düşünüp Allahtan onlara sabır diliyorum.

Çok zordu annecim neler yaşadık bir bilsen şu kalpte ne fırtınalar koptu onları dindirmek ne zordu,ARDACIM cennet kuşum yokluğunu kabullenmek ki benim için bir dönüm oldu ,Hanife yengen hani varya 3 meleğini cennete gönderen gördüğü rüyayı anlatana kadar,o kadar inanırım ki onun kalbine gördüğü rüyanın Salihliğine de inandım
'Rahmetli Ahmet Dedenin kucağında sapsarı maviş gözlü bir bebek varmış yengen demişki abi benim çocuklarımı ihmal mi ediyorsun bu bebek kim,demişki, onlarıda ihmal etmiyorum ama bu torun ötekini sevemedim ya dünyada bunu çok seviyorum indiremiyorum kucağımdan,demekki cennette deden,yeğenlerin ve dayın Korayla buluştun ve mutlusun,inanıyorum cennet kuşum birgün mutlaka anneciğin saracak seni,koklayacak doya doya merak etme o tanır seni kalp atışından tanır anneciğin sende anneni unutma biliyorum buluştuğumuzda sen karşılayacaksın beni,seni unutmadım unutmayacağım güzel cennet kuşum rahat uyu.biliyorum ki gittiğin yer annenin kucağından daha sıcak, daha güzel,daha mutlu…

6 yorum:

tatlıcadı dedi ki...

Anne değilim ama okurken inan gözyaşlarım sel olup aktı :((( Senin ve eşinin üzüntüsünü acısını düşünmek istemiyorum.Ardacık cennette ve sizin gibi bir ailesi olduğu için eminim gurur duyuyordur.Allah başka acılar göstermesin.Kızına uzun ömürler versin.

Sevgiler :(

didi dedi ki...

Nuray'cığım çok çok üzüldüm. Şu anda nefes alamıyorum. Ne diyeceğimi de hiç bilemiyorum. Aslı'ya, sana, eşine ve tüm sevdiklerine sağlıklı ve uzun ömür diliyorum.

Aslı'ya dair dedi ki...

Çok teşekkür ederim arkadaşlar aslında yazıp yazmamak arasında çok kaldım ama cesaretim varken yazmak istedim,dedim yazmamak onu yoksaymak olacaktı ,yok sayamazdım Allah kimseye böyle acılar yaşatmasın herişinde bir hayır vardır ve dilerim tüm yaralı kalplere ferahlık versin herkezin yavrusunu sağlıkla bağışlasın ailesine...

Binnur A. Ö. dedi ki...

elbette bir gün kavuşacaksınız... Ama önce bu hayat yaşanılacak, karı koca kızını mutlu günlerini göreceksiniz. Ondan sonra....

NAsıl düşünülmez bilmiyorum ama artık bu şekilde kendini üzme. BAk dedeye de emanet etmisler orada onu.

Sen burada mutlu ve güçlü olarak kızına v kocana lazımsın.
KEndine iyi bak
Sevgiler.

Aslı'ya dair dedi ki...

sağol Binnurcum aslında bu yazıdan sonra kendimi daha iyi hissediyorum,biraz rahatlamamı sağladı olayları dışa vurmam olaydan sonra ilk defa kendimi ifade ettim çünkü,iyiyim çok şükür...
Sevgiler...

Gamze dedi ki...

Anne değilim. Evli bile değilim. Ama o kadar etkilendim ki söyleyecek söz bulamıyorum. Allah onu o kadar çok sevmiş ki demek, hemen yanına almak istemiş. O şimdi cennette rahattır annesi. Sen hiç merak etme. Ona şimdi melekler arkadaşlık ediyordur.